türkiye’de kumar yargı yetkisi lazer 7
2024年04月27日
Konu 04 UYAP Teknik Altyapısı
Zaten takvaya riayet eden mümin kadınlar her vakit İslâmî edep ve erkâna riayet ederler. Gerek erkeklerin birbiriyle, gerekse de kadınların birbirleriyle, karşılaştıkları zaman selâmlaşmaları, hal-hatır sormaları, musafaha yapmaları, tokalaşmaları, kucaklaşmaları, birbirlerine güleryüz göstermeleri İslâmî kardeşliğin bir icabıdır. Bu davranışların tamamı sadakadır ve ibadettir. Fıkıh ilminde hayız, ergenlik çağına giren sağlıklı kadının rahminden düzenli aralıklarla akan kanı ifade eder. Kadınlarda ergenlikten menopoza kadar görülen bu fizyolojik olaya da hayız hali (mensturasyon, regl), âdet görme, âdet kanaması, aybaşı hali gibi isimler verilir. Çünkü bir erkeğin özel mülkü olacağı gibi, kadının da pekala özel mülk edinme hakkı vardır. Ancak kadın gönül rızası ile bir zorlama olmadan, isterse, ortaklaşa harcamada bulunabilir.
Özür hali gerçekleşmeden gelen istihaze akıntısı galiz necasetten sayıldığı için, ruhsat miktarını aştığında o çamaşırla namaz kılınmaz. Diğer taraftan bazı art niyetli şoföre rastlamak mümkün olduğu gibi, rahatsız edici konuşmalara muhatap olmak mümkündür. Bir yerde bunun önüne geçmek için akıl ve feraset melekesini kullanmalı, bu gibi insanlarla karşılaşmamaya gayret etmeli\. Poker ve blackjack masalarında şansını denemekten çekinme. paribahis\. Fakat dini konularda Allah’ı, ölümü, ahireti ve dini duygu ve düşünceleri hatırlatan konuşmalar olursa, elbette bunlar yasak olmadığı gibi sevabı da vardır. Bu ölçülerle hareket ettiğiniz zaman, günaha girmeyeceğinizi ve kendinizi koruyacağınızı söyleyebiliriz. Çağdaş tefsircilerden İbn Âşûr’a göre Atâ, âyet ve hadislerin farklı durumlara göre farklı hükümler getirdiğini anlamış, öğüt ve küsmenin kocaya, tecavüzün şiddetine göre sopa vb. Müeyyide uygulamanın ise kısmen kocaya, genel olarak da yönetim ve yargıya (ulü’l-emre) ait bulunduğu sonucuna varmıştır. İşte bu noktada Kur’ân-ı Kerîm vazifeyi ailenin reisi sıfatıyla önce kocaya vermektedir.
Kabiliyet yönünden de iki cins arasında bariz bir fark var. Erkek, terkip ve tahlilde, kadın ise taklit ve ezberde daha ileri. Bir misal ile anlatmak gerekirse; erkek bir mimari eseri ortaya koymakta, onun bütün bölümlerini güzelce yerleştirmekte, kadından daha ileri… Kadın ise, o eserin herhangi bir bölmesini ince nakışlarla süslemekte erkekten çok daha hassas. En kısa ifadesiyle Allah’tan korkmak, günahlardan sakınmak, o’nun razı olmadığı hareket, tavır, hâl ve sözlerden uzak durmak.
- Bu arada hangi mezhebe bağlı olursa olsun, bu haldeki bir kadın Kur’ân’ın bir âyetine bile el süremez.
- Toplumun yanlış algılamalarını kırmak istiyordu.
- Ayrıca çok önemli hükümlerin ortaya çıkmasına sebep olan bir evliliktir.
- Ve bilmelidirler ki, hiçbir beşere (bunun içinde koca, ana, baba ve devleti yönetenler de vardır) itaat mutlak değildir.
Zerre kadar şerrin dikkate alınacağı o adalet gününde, İlâhî adalete iftira edenlerin de hesaba çekileceği gözden uzak tutulmamalıdır. Resulullah (a.s.m.) “Kadının şahitliği erkeğin şahitliğinin yarısı değil midir?” diye sordu. “Yönetimlerini kadına teslim eden bir toplum iflah olmaz.” İnsandan çıkan sıvıların (meni, mezi, vedi) hükmü nedir? Subyanlık -daha doğrusu ümmü subyan- ise, çocuklara bir çeşit cinlerin musallat olma hastalığıdır. Bütün bu görüşler müçtehid imamların çeşitli delillere dayanarak vardıkları içtihad farklılıklarıdır ve hepsi de doğrudur. Doğumla başlayan bir mükellefiyet daha vardır, O da oğlan çocuğunun sünnet ettirilmesidir.
Yani çalışma ortamında emniyet ve ciddiyet bulunacaktır. Eğer koca kadına çalışması için izin verirse kazancına ortak olamaz. Bir mühim nokta da çalışacak hanımın beyi ile olan durumudur. Hanımının çalışması beyinin izin ve rızasına bağlıdır. Beyinden izin çıkmaz, rızası söz konusu olmazsa, hanımın çalışması meşru da olmaz makul de görülmez. ‘Ey Allah’ım, ey insanların Rabb’ı, şu hastalığı götür, şifâ ver, şifâ veren sensin. Hastalığı ortadan kaldıracak bir şifâ ver.'” (İbn Mace, Tıb, 35, 36). Muska, genellikle olası bir hastalıktan korunmak veya tedavî amacıyle yazılarak taşınır. Çoğunlukla üçgen biçiminde meşin, teneke, gümüş ve altın kalplar içine konarak boyna asılır ya da kola takılır. Dört köşeli veya kalp biçiminde kaplara da konan hamail, bütün İslâm dünyasında yaygın biçimde kullanılmaktadır. Akîka kurbanının sünnet olduğunu söyleyen diğer mezheblere mukabil, Hanefilere göre, mubahtır.